Yelkene giren rüzgarın durumu RÜZGAR TÜYLERİ sayesinde gözlenir ve Tüyler sayesinde daha verimli rüzgar giriş-çıkışları sağlanır.

Yukarıdaki şekilde bir yelkenin rüzgar-üstü/altında hava hareketi gösterilmiştir. Kırmızı renkle belirtilen girdap olabildiğince az ve emiş konisine hava pompalamayacak konum ve büyüklüktedir.

Giren rüzgarın, hızlanarak ve direnç görmeksizin yelkenden çıkabilmesi esastır. Bu örnekte, gereğinden çok rüzgara yaklaşan yelkenin arka alanında oluşan girdap, emiş konisini bozmuş ve teknenin ileri hareketi nerdeyse tamamen engellenmiştir.

Özellikle rüzgarı, "kıç"tan (pupa) veya kısmen "kıç omuzluklar"dan alarak yapılan seyirlerde, yelkenin "rüzgarüstü" yüzeyinde hava kütleleri birikecek, "rüzgaraltı" alanda arzu edilmeyen girdaplar oluşacaktır.
Marconi (Üçgen) kesimli bir anayelkenin yatay kesitleri martı kanadı biçiminde direk tepesine doğru çıktıkça küçülen profiller halindedir. Bu özelliği uçak kanatlarında da görmekteyiz. "Direk yakası"ndan giren rüzgar bu profil sayesinde hızlanarak "güngörmez yakası"ndan çıkar. Çıkış sırasında herhangi bir engele (titreşim, yüzey bozukluğu) takılmaması için bu yakaya "balen"ler (çıtalar) yerleştirilmiştir. Bu balenlerin görevi rüzgar etkisi altındaki bir yelkenin kusursuzluğunu bozmamaktır. Balensiz bir yelken düşünülemez. Balen olmayan bir yelkende rüzgar yelkenden erken ayrılacak, istenilen şekilde çıkmayacak ve emiş oluşması gereken yelkenin rüzgaraltı kısmına rüzgar pompalanacak, yelkenler yapraklayacak ve rüzgarın etki alanı küçülecektir.
Kaynak: Denizce - Sayın Cpt. Haluk Işındağ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder